Emevî Halifesi Yezid b. Muaviye, Medine'yi kontrol altına almak için harekete geçti ve kent üzerine bir ordu gönderdi.
Medine'de bulunan Sahabeler ve Kur'an-ı Kerim hafızları, Emevî baskısına karşı çıktı. Yezid'in Medine'yi kuşatması üzerine, şehir savunucuları ile Emevî kuvvetleri arasında şiddetli bir çatışma patlak verdi. Bu çatışma, tarihe "Harre Muharebesi" olarak geçti.
Medine'yi savunan güçler, şehrin eski sakinleri ve dini liderlerinden oluşuyordu. Ancak Emevî ordusu, sayıca ve donanım bakımından üstündü. Şiddetli çatışmalar sonucunda, Medine savunucuları büyük kayıplar verdi. Rivayetlere göre, 80 ya da 300 Sahabe ile 700 Kur'an hafızı şehit düştü.
Emevîlerin zaferiyle sonuçlanan Harre Muharebesi, Medine'nin fethiyle Yezid'in otoritesini sağlamlaştırdı. Ancak bu olay, Emevî Hanedanı'na karşı düşmanlığı da körükledi. Medineliler, Yezid'in zulmüne uğradıklarını ve Emevî idaresinin meşruiyetini sorgular hale geldi.
Harre Muharebesi, İslam tarihinin en dramatik sayfalarından biri olarak kabul edilir. Medine'nin işgali, Emevîler ile Medine halkı arasındaki çatışmanın sembolü haline geldi. Bu olay, İslam dünyasında büyük bir travma yaratarak Emevî iktidarına olan güveni sarstı.
Tarihçiler, Harre Muharebesi'nin İslam tarihindeki önemini vurgular. Bu savaş, Emevî Hanedanı'nın gücünü göstermekle birlikte, gelecekte yaşanacak çatışmaların da habercisi oldu. Harre, İslam dünyasının bölünmesine giden yolda önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilir.