WanHaber - ÖZEL
Hakkâri Yüksekova’da doğup büyüyen ve hayatını Van’da sürdüren 25 yaşındaki kadın girişimci Sera Güder, Ege Üniversitesi Moda Tasarımı Bölümünü başarıyla bitirdikten sonra uzun yıllar farklı şehirlerde moda sektörlerinde tasarımcı olarak görev aldı.
Hayalini kurduğu mesleğin temelini oluşturmak için yoğun emek harcayan ve azmiyle kurumsal bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerleyen genç tasarımcı işinin her aşamasıyla kendi ilgileniyor.
2019’da Hakkâri Yüksekova’da ilk şubesini açan Sera Güder, ikinci şubesini de Van’da açarak iş alanını genişletiyor.
Hedeflerine emin adımlarla ilerlediğini belirten genç girişimci, çocukluğundan bu yana hayalini kurduğu tek mesleğin moda tasarımcılığı olduğunu söyledi.
“HAYALLERİMİ TASARIMA DÖKÜYORUM”
Her kadının kendi ruhuna yakışan, içinde kendini mutlu hissettiği kıyafetleri giymesi gerektiğini belirten genç girişimci Sera Güder, “Her kadın, içinde kendini mutlu hissettiği, benliğini kazandığı ve ruhunu yansıtacak kıyafetler taşımalı. Benim de asıl alanım zaten “Haute Couture” denilen, kişiye özel tasarımlar yaparak, hayal edileni tasarıma dökmek” ifadelerini kullandı.
İngiltere ve Irak’tan da anlaşmalı olduğu firmalara tasarım gelinlik ve kıyafetleri, geleneksel motifleri modanın yenilikleriyle birleştirerek tasarladığını belirten Sera Güler, “Özel işçilikle tasarladığım gelinlik ve kıyafetleri, geleneksel motiflerle modanın yeniliklerini birleştirip yepyeni bir tasarım ortaya koymaya çalışıyorum.
Bir noktada durmak değil üzerine koyarak ilerlemek istiyorum. Her insan gibi benim de bazı noktalarda sendeleyip duraksadığım oldu ama pes etmeyi hiç düşünmedim. Anadolu’da bazı şeyler olması gerekenden çok daha zor aslında, kadının yaptığı iş her kesim tarafından takdir görmeyebiliyor benim için önemli olan zoru başarmak” dedi.
“BU BENİM HİKÂYEM”
Genç girişimci Sera Güder, “Solin By Sera Güder” adıyla kurduğu markasının isim hikâyesini de anlattı. Sera Güder, “Solin’in kelime anlamı çiçek bahçesi demek. İlk duyduğum andan itibaren hikâyemin ismi solin olsun dedim, markamla ses getirmek ve pek çok kişiye hikâyemle örnek olmak istiyorum.
10’lu yaşlarımda annemin dikimlerden arta kalan parçalarını alıp kendime elbise dikmiştim. Yani bu tutku çok geçmişten geliyor ve bu hikâyemin çok uzun bir yolculuğu var” şeklinde konuştu.
Gelinlik ve elbiselerin tasarımından, dikimine her şeyiyle kendisinin ilgilendiğini anlatan Sera Güder, “İşin mutfağından sofraya gelişine hatta sunumuna kadar her şeyiyle kendim ilgileniyorum” dedi.
Cesur, kişinin ruhunu yansıtan, özgün tasarımlarla sık işçilik isteyen bir sanat ortaya koyduğunu belirten Sera Güder, iş hayatına ilişkin hikayesini şu ifadelerle noktaladı; “Tasarımlarımın tamamında el işlemeleri mevcut oluyor. Bu meşakkatli olabiliyor fakat beni mutlu ediyor.
Ortaya çıkan sonuç beni mutlu ettikten sonra yorgunluk gözüme gelmiyor, işlemelerin her birinde ayrı bir iz bırakıyorum. Bu sanatı yapmaktan çok mutluyum ve daha uzun bir yolum var. Hedeflerime ulaşmak için daha fazla çalışmam gerektiğinin farkındayım. Umuyorum ki birçok kişiye örnek olurum, benden cesaret alırlar.”
Fatma Öztürk – Mehmet Salih Giyci