Van 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 24 Eylül 2021'de Türkiye'ye sığınan İranlı pilot binbaşıyı kaçırmaya çalışırken MİT ve Van Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin operasyonuyla suçüstü yakalanan A.S, M.E.A. ve İran uyruklu S.S'ye "açıklanması yasaklanan gizli bilgileri casusluk maksadıyla temin etme" suçundan 6 yıl 8'er ay hapis cezası verdi.
Cezalarla ilgili açıklanan gerekçeli kararda, 2018'de yasa dışı yollarla ülkesinden kaçarak Türkiye'ye sığınan İranlı pilot binbaşı M.A'nın kaçırılma girişimine ilişkin detaylara yer verildi.
M.A'nın, ülkesindeki baskılardan kaçarak 30 Ekim 2018'de Van Göç İdaresi Müdürlüğüne uluslararası koruma başvurusunda bulunduğu anımsatılan kararda, İranlı komutan hakkında uluslararası koruma başvuru sahibi kayıt belgesi düzenlendiği bilgisine yer verildi.
Sanıkların evleri ve üst aramalarında, müştekiye ait fotoğraflar ile mahiyeti gizli kalması gereken belgeler ele geçirildiği bildirilen kararda, 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun 94. maddesinde "Uluslararası koruma statüsü sahibi kişinin tüm bilgi ve belgelerinde gizlilik esastır." hükmünün yer aldığı vurgulandı.
Van Valiliğince İranlı komutana verilen "Uluslararası Koruma Başvuru Sahibi Kimlik Belgesi"nin sanık A.S. tarafından İran'daki bir kişiye gönderildiği kaydedilen kararda, belgenin 24 Eylül 2021'de düzenlenen operasyonda yakalanan M.E.A. ile S.S'nin aracında bulunduğu, bu nedenle sanıkların savunmalarına itibar edilmediği anlatıldı.
Ülkesinden kaçarak Türkiye'ye sığınan, 6458 sayılı Kanun'a göre "şartlı mülteci" statüsünde olan İranlı komutanın, üçüncü bir ülkeye gidinceye kadar koruma altına alındığını ifade edilen kararda, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Bu statüde olan kişilerin kişisel bilgileri, ikamet yerleri kanunla yasaklanmış bilgi haline getirilmiştir. Olay, sanıkların, İran gizli servisinin görevlileriyle anlaşarak onun Van'da bulunduğu adresi tespit edip bunu İran gizli servisi görevlilerine bildirmeleri şeklinde gelişmiştir.
Ülkemizde şartlı mülteci statüsünde bulunan bir kimsenin yabancı bir ülkenin görevlileri tarafından alıkonularak ülkemiz dışına çıkarılması halinde, ülkenin uluslararası sözleşmeler nedeniyle yüklenen sorumluluklara aykırı davranmış olacağı, bu durumun Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasi itibarına getireceği olumsuzluklar, uluslararası alanda ülkemizin itibar kaybı değerlendirildiğinde, sanıkların elde ettiği bilginin ülkenin siyasi ve milli güvenliği bakımından gizli kalması gereken düzenleyici işlemlerle yasaklanmış bilgi niteliğinde olduğu kabul edilmiştir. Bu nedenle sanıkların ilgili maddeler uyarınca cezalandırılmaları yoluna gidilmiştir."AA