Sahipsiz memleketin bahtı kara çocukları

Abone Ol

"Vanlı gençlere müjdeler olsun" 

"ilk etapta 650 kişi, sonrasinda kademeli olarak 2000 kişiye çıkarılacak istihdam" 

"En düşük asgari ücret alacaklar" 

Manşetleri ile kentimizde adeta büyük heyecan yarattılar.

Öncelikle yer arayışı için Vanlı iş insanlarının kapısını çaldılar.

Memleket sevdalısı Vanlı iş insanlari, "eğer ki soz konusu işsiz Vanlı gençlerimiz ise her türlü fedakarlığa hazırız" dediler.

Binlerce metrekarelik yerlerini, yok pahasına bu holdinglere tahsis ettiler.

Vanlı iş insanı Sayın Zahir Kandasoğlu'nun bu süreçteki takdire şayan yaklaşımına tüm Vanlilar tanıktır.

Sonra Van Valiliği'nin ve İş-Kur'un kapısını çaldılar.

Gerek valilik gerekse İş-Kur, "yeterki siz gelin her türlü desteği sunmaya haziriz" dediler.

Ve İş-Kur, işe alınacak gençlerin üç aylık kurs-eğitim ücretini ödemeyi kabul etti.

Çoğunluğu üniversite mezunu işsiz genç, uzun kuyruklar oluşturarak iş başvurusunda bulundu.

Ne de olsa kendilerine 'büyük' Imkan sunulmuştu.

Bu ağır pandemi sürecinde iş sahibi olacak hem kendilerine hem aile bütçelerine katkı sunacaklardı.

Hem sigortaları olacak hem de aylık en az 2300 tl asgari ücret alacaklardı. 

UMUTLAR HÜSRAN OLDU

Binlerce başvuru arasında 500-600 genç işe alındı.

Pandemi sureciydi "herkes evinde çalışacak" denildi.

Gençler keyifle kuyruğa girip bilgisayarlarını aldılar, ama internet hizmeti gençlere yüklendi.

"Herkes kendi evine internet çekecek ve ücretini de kendisi ödeyecek" dediler.

Olsun be...

Işe alınanlar fazlasıyla mutluydu.

Çünkü binlerce başvuru arasında şanslı sayılırlardı.

Bilgisaylarini depoda alıp evlerine kurdular.

Ebeveynlerine rica minnet, eve internet de bağlattılar.

Çektiler iskemleyi, oturdular bilgisayarın başına.

Ya allah, Bismillah...

Kulaklarında kulaklık, önlerinde mikrofon başladılar çalışmaya.

Günde 8-9 saat boyunca gelen çağrılara cevap oldular.

Hakaretler, itirazlar, sitemler, şikayetler hatta küfürler havada uçuştu.

Çocuklar hepsini makul bir şekilde sineye çekmişti.

Iş bulmuşlar ya...

Bir hata ya da karşıdan gelen çağrıya nezaketsizlik onların kovulmasına sebep olabilirdi.

Uykusuz kaldılar, psikolojileri bozuldu, aile ortamından uzaklaştılar, robotlaştilar ama inadına inat sabrettiler.

Ve ilk 30 günlerini doldurdular.

Ilk maaşlarını alacak olmanın heyecanı ile tüm yorgunlukları bitti.

Kendi aralarında istişare ettiler.

"Senin maaş yattı mı?"

Evet...

Ne kadar ?

1200 tl.

Nasıl yani?

Aynen öyle yani.

Bir digeri,

Seninki iyi bana 800 tl yatırdılar.

30 gün için mi?

Evet 30 gün için.

Derken, skandal dalga dalga yayıldı.

Bir tek Allah'ın kuluna asgari ücret bile ödenmemişti.

Çalışanlardan birkaçı hastaneye gittiğinde ikinci skandaldan haberdar oluyor.

Meğerse sigortaları da yatırılmamış.

Haydi bu skandallara imza atan Telekom ve D Smart gibi holdignleri bir yana bırakalım da Iş-Kur nasıl sigortasız işçi çalıştırır?

Valla durum aynen böyle.

Hal böyle olunca, işe alınan gençlerin %60 hemen istifayı basıyor.

Diğer kalanlar da istifa etmek üzere...

İşte "Van'a büyük istihdam" hikayesi de böylelikle birkez daha fiyasko ile sonlanıyor.

Şüphe eden ya da inanmayan varsa, gitsin sorsun öğrensin.

SAHİPSİZ MEMLEKETİN BAHTI KARA ÇOCUKLARI...