Kent adına birçok tarihi araştırmalar yapan ve çalışmalarını sürdüren Van YYÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rahmi Tekin, Van’ın tarihsel geçmişinin bilinenden daha derin olduğunu ifade ederek, “Van şehri çok kadim bir şehir, bizim bu kadim şehrin tarihine ve değerlerine sahip çıkmamız lazım.” dedi.

Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Van’ın, Urartu ve Osmanlı dönemlerinin dışında da çeşitli toplumların eserler bıraktığı kadim bir şehir olduğunu ifade eden Tarihçi Prof. Dr. Tekin, kentin tarihsel geçmişinin bilinenden daha derin olduğunu söyledi.

Whatsapp Image 2025 02 20 At 11.29.07

“KENTİ DEĞERLİ KILAN ÖNEMLİ UNSURLAR VAR”

Tarihçi Prof. Dr. Rahmi Tekin, “Van şehri çok kadim bir şehir, bizim bu kadim şehrin tarihine ve değerlerine sahip çıkmamız lazım. Her ne kadar 1915’teki olaylar sırasında Ermeniler; Ruslar ve Avrupalıların tahrikleri sonucu yakıp yıkmışlarsa da, Van eski bir şehirdir. Toprakkale, Van Kalesi, Urartu dönemindeki kazılar, Çavuştepe ve benzeri yerler buranın ne kadar kadim bir şehir olduğunu en iyi gösteren örneklerdir. Buralarda birçok eser ve yazıt vardır, bunlar bu kenti değerli kılan en önemli unsurlardır.” dedi.

Van’da Ahlatşahlar döneminde yapılmış Ulu Camiinin içerisinde enstitü düzeyinde eğitimler veren bir medresenin de olduğunu belirten Prof. Dr. Tekin, “Van’ın tarihi sadece Urartular ve Osmanlı döneminden ibaret değildir. Örneğin; Ahlatşahlar burada Ulu Camii yapmışlar ve medresesi var buranın, Darul Hadis var. Bu Darul Hadis bugün enstitü mesabesindedir, üniversitelere hoca yetiştirebilecek düzeyde bir yermiş.” şeklinde konuştu.

“BU KÜLTÜRE SAHİP ÇIKMALIYIZ”

1655’lerde Van’da üniversite düzeyinde 6 medresenin olduğunu dile getiren YYÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rahmi Tekin, o dönemlerde kentin oldukça yüksek dereceli eğitim kurumlarına sahip olduğunu da söyledi.

Prof. Dr. Rahmi Tekin, açıklamanın devamında şunları dile getirdi:

“Evliya Çelebi burası için seyahatnamesinde şunları ifade ediyor; “Buhari müslimi ezbere bilenler vardı” bu medrese çok yüksek dereceli eğitimlerin verildiği bir yer olarak geçmiş. 1655 yılında Van’da 6 tane medrese varmış ve bu da o dönemler için 6 ayrı üniversite demek, bunun dışında rüştiyeler, sıbyanlar gibi kurumlar da var. Ulu Camii, İzzeddin Şir Medresesi, İskender Paşa Medresesi var, Celayirliler dönemi de burada var olmuştur. Darphane kurularak buralarda para basılmıştır. Bu saydıklarımızın hiçbiri az değildir. Bu kültüre başta tarihçi olarak bizler, sonra da herkesin sahip çıkması gerekiyor, derin ve kadim bir kentin tarihinin sadece Urartular ve Osmanlılar döneminden ibaret olmadığını ifade etmek isterim.”

Kaynak: WanHaber: Fatma Öztürk