Avrupalı Seçkin Destinasyonlar Projesi kapsamında "Mükemmeliyet Ödülü" alan 2 bin 250 rakımlı Nemrut Kalderası, sıcak ve soğuk gölleri, buz mağarası, buhar bacası, lav kalıntıları, bitki örtüsünün yanı sıra biyoçeşitliliğiyle de dikkati çekiyor.

Dünyanın ikinci, Türkiye'nin en büyük krater gölünün bulunduğu Nemrut Kalderası'na gelen yerli ve yabancı ziyaretçiler, yol üzerinde bölgede yaşayan bozayılarla karşılaşıyor.

Elleriyle besleyip görüntülerini çekmeye çalıştıkları ayıların zaman zaman saldırısına uğrayan ziyaretçiler, insan yoğunluğu nedeniyle saldırganlaşan ayılar nedeniyle tehlike atlatıyor.

Uzmanlar, ayıların bölgedeki doğal yaşamın sürdürülebilirliği açısından önemli olduğunu belirterek, vatandaşların verdikleri yiyeceklerle ayıları beslemeye çalışmasının doğru olmadığı uyarısında bulundu.

"Ayılara yiyecek vermek ekolojik dengeyi bozar"

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, AA muhabirine, insanların yaban hayvanlarıyla temas kurmaması gerektiğini söyledi.

Yaban hayvanlarının dengesini bozacak hareketlerden kaçınılması gerektiğini vurgulayan Aslan, "Ayılara yiyecek vererek buna alıştırmak onları yaban hayvanı olmaktan çıkarır. Yaban hayvanı olmaktan çıkınca da evcil hayvanlar gibi olmuyorlar.

Özelliklerini hemen kaybetmiyorlar. Yiyecek vererek alıştırdıkları için aç kaldıklarında saldırıyorlar. Ekolojik dengeyi bozmazsak, onlara yiyecek vermezsek bizimle bir problemleri olmaz." dedi.

Ayıların yaşadığı noktalara ziyaretçilerin girmemesi gerektiğini belirten Aslan, şöyle devam etti:

"Hayvanların yaşam alanlarına girerek yiyecek verirsek oraya her giden ziyaretçiyi yiyecek verecekmiş gibi algılarlar. Yiyecek vermedikleri zaman insanları biyolojik düşman olarak görürler. Belli bir çalışma yapılmadan, bölgenin fizibilitesi çıkarılmadan, hayvanların yiyecek ihtiyaçlarını belirlemeden yiyecek bırakmak doğru değil. Yiyecek vermezsek kendi yiyeceğini bulurlar.

Yiyeceğine göre de üreme sirkülasyonunu belirler. Yiyecek üretimlerini de artırır. Yaban hayvanı sayısı artar. Yiyecek verirsek bölgenin ekolojik dengesi bozulur. Kısacası bölgeyi ziyaret edenler, kesinlikle yiyecek bırakmamalı. Bu hayvanların yiyeceğe ihtiyaçları yok. Aksi durumda çok saldırganlaşırlar ve tehlikeli olurlar. Bunun için ayıların yaşadığı bölgeye gidilmemeli, yiyecek ve çöp bırakılmamalı. Bölgede ayılara yiyecek vermek hem ekolojik dengeyi bozar hem de bölgeyi tehdide açık hale getirir."

"Çok tehlikeli hamleler yapabilirler"

Bölgede uzun zamandır ayıları görüntüleyen Bitlis Eren Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Cihan Önen de ziyaretçilerin beslemeye ve görüntülerini çekmeye çalıştığı ayıları hareketleriyle de korkutmaya çalıştığını ifade etti.

Ayıların sürekli piknikçiler ve ziyaretçilerle karşılaştığını anlatan Önen, "Birçok kez ayıların saldırı girişimi oldu. Bazıları yaralanmayla sonuçlandı, bazen de insanların geri çekilmesiyle vahim sonuçlar yaşanmadı. Bölgede insanları uyarıyoruz fakat dikkate almayıp ayılarla özçekim yapıyorlar, aşırı derecede yaklaşıp fotoğraf çekmek istiyorlar.

Bunlar evcil canlılar değil, çok tehlikeli hamleler yapabilirler. Birkaç ay içinde 7-8 saldırı girişimini kayıt altına aldım. Uyarmamıza rağmen insanlar yaklaşıyor. Ayıları beslemeye çalışanlar da var. Bunlar tehlikeli girişimler. Tabiatları gereği her an saldırı girişiminde bulunabilirler." diye konuştu.AA