Milli Eğitim Bakanlığı ile Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı (ÖSYM) tarafından düzenlenen 'Uluslararası Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Sempozyumu', Ankara'da başladı. Sempozyuma; ÖSYM Başkanı Bayram Ali Ersoy, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci, ölçme ve değerlendirme alanında yurt içi ve yurt dışından uzmanlar katıldı.
ÖSYM Başkanı Bayram Ali Ersoy, sempozyumu geleneksel hale getirmek istediklerini söyledi. Filistin'de yaşamını yitirenleri de anan Ersoy, 2024 yılı içerisinde 68 ayrı oturumda 13 milyon adaya sınav gerçekleştireceklerini, 2 milyon kişinin sınavlarda görev alacağını kaydederek, "Uluslararası alanda da en büyük kurumlardan biriyiz. Dijitalleşmeyi de başarmış bir kurumuz" dedi. ÖSYM tarafından gerçekleştirilen sınavlar hakkında bilgi veren Ersoy, hedeflerinin tüm imkanları kullanarak e-Sınav sistemini arttırmak olduğunu söyledi.
'ÖĞRETMENLERİN GÜÇLENDİRİLMESİNİ HEDEF ALDIK'
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci, son dönemde ölçme ve değerlendirme araştırmalarıyla ilgili yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını belirterek, "Bununla ilgili çalışmamız mevzuat çalışmalarıydı. Mevzuatla beraber özellikle sınıf içi ölçme kapsamında açık uçlu soruların kullanılması zorunluluğu ve önceliği getirildi. Bu mevzuatla öğrenci ve öğretmenlere geri bildirimlerin, analizlerin yapılması, ilkokullarda öğrencinin gelişimin izlenmesi maksadıyla sınavların kaldırılması, oyun temelli değerlendirmeleri merkeze aldık. Ulusal ve uluslararası izleme araçlarının takibini yaptık. Uluslararası sınav izleme araçlarından da istifade ettik. Sınıf içi ölçme ve değerlendirme süreçleri içerisinde öğretmenlerin güçlendirilmesini hedef aldık" diye konuştu.
'YENİDEN ELE ALMAMIZ GEREKTİĞİ AŞİKAR'
Milli Eğitim Bakanlığı'nın politikalarını belirleyen pek çok etken olduğunu kaydeden Yelkenci, "İleriye yönelik bir öngörü olarak bunu kabul edin. Beceri örgüsü temelli bir müfredatın bugünkü öğrenciyi sadece çoktan seçmeli bir sınavla seçen bir yaklaşımın, kötürüm bir yaklaşım olacağı şüphesizdir. Kademeler arası geçiş; gerek ortaokuldan liseye, gerek liseden yükseköğretime geçişte öğrenciyi bütün boyutlarıyla ele alacak bir sistemi geliştirmek kaçınılmaz. Eğer bunu bugünden yapmazsak, daha sonrasında iki ayağımızın bir pabuca gireceğini söylemek çok zor bir şey olmasa gerek.
Kademeler arası geçişte, bir başka husus da mesleki teknik eğitimde niteliği artırmak. Doğrudan ilişkili olan bir başka husus da 4+4+4 sisteminin son 4 yılı. Bu son 4 yılı da yeniden ele almamız gerektiği şüphesiz aşikardır" dedi. Sempozyum, açılış konuşmalarının ardından yurt içi ve yurt dışından katılımcıların sunumlarıyla devam etti.