Van’ın sadece deprem değil aynı zamanda çığ, heyelan, sel ve bunlara benzer çeşitli doğal afetlere maruz kaldığını belirten Doç. Dr. Ali Kılıçer, “Van; Jeolojik, jeomorfolojik, topografik, hidrojeolojik, meteorolojik, coğrafik ve iklimsel unsurlar sebebiyle de doğal afetlere maruz kalmaya devam edecek.” dedi.
“OLUŞAN TABLO, DOĞAL AFET GERÇEĞİNİ YÜZÜMÜZE VURUYOR”
Son yıllarda kentte meydana gelen büyük doğal afetlerden bahseden Kılıçer, Türkiye geneli tehlike altında olan iller arasında Van’ın da olduğunu belirterek, “Sadece son yıllarda, Van Özalp/Saray’da 5,4 ve Başkale’de merkez üssü İran Hoy Kenti olan 5,9 büyüklüğünde deprem meydana gelmiş, bu depremlerde 9 kişi hayatını kaybetmiş, yaklaşık 60 kişi ise yaralanmıştı. Yine hatırlarsınız ki; Van Bahçesaray ilçesinde çığ felaketi meydana gelmişti ve maalesef 41 vatandaşımız hayatını kaybetmişti. Türkiye geneli doğal afetler oldukça fazla ama ilimiz açısından da doğal afetleri ele aldığımızda tablo değişmiyor. Bu tablo hepimizin yüzüne doğal afet gerçeğini vuruyor” dedi.
Doç. Dr. Kılıçer, “İlimizi sadece depremler açısından ele alıp incelediğimizde; Van İlinin tektonik hareketler (yer kabuğu hareketleri) açısından aktif bir bölgede yer aldığı görülüyor. Van, geçmişten bugüne yıkıcı depremleri yaşamış.” ifadelerine yer vererek, yaşanan depremlere şu şekilde örnekler verdi;
“* 1656 yılında Gürpınar fayından kaynaklı bir deprem meydana gelmiş ve tarihsel veriler incelendiğinde bu deprem nedeniyle Hoşap Kalesinin bile etkilendiği anlaşılmıştı.
* Van ili Erciş ilçesinde, 1941 yılında 5.9 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiş ve 192 vatandaşımız hayatını kaybetmişti.
* 1976 yılında Van Muradiye-Çaldıran hattında 7.0 büyüklüğünde deprem olmuş ve bu depremde 3 bin 840 kişi hayatını kaybetmiş, 497 kişi yaralanmıştı. Depremde 9 bin 232 konutun oturulamayacak biçimde hasara uğradığı raporlanmıştı.
* Yine 2011 yılında Van’da 7.2 ve 5.6 büyüklüğünde iki deprem meydana gelmiş bu depremlerde 644 vatandaşımız yaşamını yitirmiş, bin 966 vatandaşımız ise yaralanmıştı.
Bölge tektonik anlamda öylesine hareketli ki tarihsel dönemde yaşanmış depremlere hangi fayların neden olduğunu saptamak zor. 2011 yılında yaşadığımız 7.2 büyüklüğündeki Van Depremi sonrası bölgede fay hatlarına yönelik çalışmalar hızlandı ve çalışıldıkça yeni fay hatları çizilmeye başlandı.”