CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısına konuştu. Asgari ücret üzerinden Türk-İş Başkanı Ergün Atalay'a yüklenen Kılıçdaroğlu, "Beni şaşırtan Türk-İş Başkanı'nın itiraz etmemesi. İşçinin hakkını korumak her şeyden önce sendikanın görevidir" dedi. Kılıçdaroğlu konuşmasını ise "Türkiye'nin aydınlığa kavuşması için değil 6'lı masa gerekirse 16'lı masa kuracağım" ifadesiyle sonlandırdı.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından satır başları:
"Bir deprem felaketi yaşadık. 11 ilimizde büyük acılar yaşayan bir deprem felaketi yaşadık. 50 binin üzerinde insanımızı kaybettik. Acılar var, halen acıların sarılmadığını biliyoruz. Acıların giderilmesi için üzerimize düşenler var. Evi yıkılamayan kısmen zararlı veya yıkılmayan depremzedelere elektrik ve doğal gaz faturaları geldi.
Maddi ve manevi açıdan o insanlara destek vermek istedik. Şimdi bu faturaların gelmesi doğru değil. Yıl sonuna kadar biz faturaları ödeyebiliriz. Şehitler için de paralar toplanmış onlara da el konuldu. Kim bu parayı ödemeyenler. Bunun biz takipçisi olacağız. Bu paralar yıl sonuna kadar deprem bölgesindeki evlerin faturalarını karşılar ve artar. Söz verip de parasını ödemeyenlerin açıklanmasını istiyoruz.
"HARAMİLERE GERİ ADIM ATTIRACAĞIZ"
Bir başka acı olay... Medya dediğimiz organ toplumun sesidir. Toplumun duygularını yansıtır. Sinan Aygül, Tatvan Belediyesi'ndeki olayları yazıyor. Vay sen nasıl böyle bir haber yaparsın diye Belediye Başkanı korumaları tarafından darp edildi. Evet, susmayacağız. Haramilere geri adım attıracağız.
Türkiye Cumhuriyeti'nin herhangi vatandaşı milletvekili olmak isterse gider başvurusunu yapar, yargı onaylar ve gelir. Tutuklu bir arkadaşımız var, Can Atalay. Seçimi kazandı, mazbatasını aldı ama Meclis'e gelip yemin edemiyor. Anayasa'ya aykırı bir durum. Meclis'e gelip yemin edemiyorsa asıl sorumlu sensin Numan Kurtulmuş. Biz her yerde ve her ortamda demokrasiyi savunduk. Biz CHP'yiz, biz devleti kuran partiyiz.
Hangi ahlaki değerler... Sen gazetesin, objektif olmalısın. Benim seçilmemem için 3 milyon TL'ye yakın para harcadılar. Bu parayı nereden buldun. Buradan Hazine ve Maliye Bakanı'na çağrı yapıyorum. Ahlaklı ve erdemli isen bunu araştıracaksın. Dava açacağım. Yeni Şafak'ın ne olduğunu Türkiye bilmeli. Bu kadar ahlaksızlık olur mu? İradesini Saray'a ipotek edenler varsa eleştirmek en doğru hakkım.
İSTANBUL AÇIKLAMASI: İHANET ETTİK DİYE KENDİ İTİRAFI VAR
İstanbul bizim için de, Türkiye için de önemli bir merkez. Erdoğan boşuna demiyordu, İstanbul'u kaybeden Türkiye'yi kaybeder diye. Oylarını 2002'deki rakamlara indirttik. Ne olursa olsun... Halen İstanbul'un rantından nasıl faydalanabilirim arayışı içinde. İstanbul'un kupon arazilerinin Erdoğan ile ne işi var diyeceksiniz? Haramzadeler doymazlar.
Mitinge gelmeyenleri işten atmakla tehdit ediyorlardı. Bizim ahlakımız buna yetmez. Daha düne kadar İstanbul'a ihanet ettik diye kendi itirafı var. Sultanahmet Cami'nin o görkemli yapısını bile ranta teslim ettiler. Gökdelenler, milyarlık daireler, uyuşturucu baronları... Bütün bunların İstanbul'da yaşandığını biliyoruz.
ASGARİ ÜCRET AÇIKLAMASI
Ekonomide halkın ne kadar zor durumda olduğunu biliyoruz. Bugün asgari ücret açıklandı. Bu rakam makul bir rakam. Beni şaşırtan Türk-İş Başkanı'nın itiraz etmemesi. İşçinin hakkını korumak her şeyden önce sendikanın görevidir. Bekar bir işçinin yaşam maliyetinden biraz üstünde olsun. Bu da kabul olmadı. İşçinin hakkını korumak da bize düştü.
Türkiye'yi tefecilere teslim etmişseniz, bir beka sorunumuz var demektir. Erdoğan döneminde her ay ödenen faiz 2 milyon doların üzerinde. 85 milyonu uluslararası tefecilere çalışır hale getirdiler. Türkiye'nin iradesini satmak, bu beka sorunudur. Türkiye'nin iradesi satıldı.
Toplum unutabilir ama biz unutmayacağız. İstanbul'da Kaşıkçı cinayeti işlendi. Eğer bu ülke bağımsızsa cinayet burada işlendiyse davanın burada görülmesi ve sanığın burada yargılanması lazım ama bu yapılmadı. Para için Türkiye'nin, yargının iradesi satıldı. Erdoğan Türkiye'nin iradesini satmıştır. Dava açmazsanız namertsiniz.
Demografik yapımız değişiyor. Bunların milliyetçilikle alakası yok. Türkçe bilmeyen dahi insana para için vatandaşlık veriyorsunuz. Bir ülkenin itibarı bu kadar mı ayaklar altına alınır. Bütün dünyada saygın insanlar kaygı duyuyor Türkiye'nin geleceği hakkında. Artık bu ülkenin, bu ülkeye ihanet edenlerden kurtulması lazım.
"HALK BANKASI'NI DOLANDIRAN İNSANIN HAZİNE'NİN BAŞINDA NE İŞİ VAR"
Erdoğan'a oy veren bütün vatandaşlarıma sesleniyorum, dünyada hangi devlet dolar bazında yüzde 40 faiz verir? İşte bu beka sorunudur. Türkiye'de onların önerisi dışında bulamadınız mı Hazine ve Maliye Bakanı, Merkez Bankası Başkanı... Uluslararası tefeciler bizim söylediklerimizi getireceksiniz, dolar bazında yüzde 40 faiz alacağız diyorlar. Hayatımda bu kadar ahlaksız ve Türkiye'ye ihanet eden bir siyaset görmedim.
Ben iki Türk iş adamını, uzay üssü kurmak için Türkiye'ye davet edecektim, ya demedikleri kalmadı. Kendisi diyordu; Halk Bankası'nı dolandırdı diye... Halk Bankası'nı dolandıran insanın Hazine'nin başında ne işi var. Biz sermaye getirecektik, onlar ise tefeci getiriyor.
"GEREKİRSE 16'LI MASA KURACAĞIM"
Açık ve net söylüyorum.Türkiye'nin aydınlığa kavuşması için değil 6'lı masa gerekirse 16'lı masa kuracağım."
MYNET