Kentte yaşayan 19 yaşındaki Aleyna Ülger ve 24 yaşındaki Yağmur Piliç, yakınlarının yönlendirmesiyle geçen yıl Akdeniz ilçesindeki kuyum atölyesinde çıraklığa başladı.
Değerli taşlarla süslü olmayan altın işlemeciliği sadekarlığı öğrenen Ülger ve Piliç, azim ve gayretleri sayesinde 15 kişinin çalıştığı atölyenin sorumlusu oldu.
Her sabah yüksek sıcaklıkta çalışan makinenin başına geçen Ülger ve Piliç, hurda ile külçe altınları eritiyor ve meşakkatli sürecin ardından işledikleri altınları kolye, bilezik, bileklik, küpe ve yüzük gibi takılara dönüştürüyor.
Sadekarların, "Uzay", "Saman", "Prenses", "Işıltı", "Piramit" ve "Masif" şeklinde adlandırdıkları tasarımları, kent genelindeki kuyumcularda satışa sunuluyor.
"Ellerimizin yağlı olduğunu görenler sanayide çalıştığımızı düşünüyor"
Aleyna Ülger, AA muhabirine, işini güzel ve hakkıyla yapmaya çalıştığını söyledi.
Mesleğe kısa sürede alıştığını belirten Ülger, "İlk başlarda altına nasıl yaklaşacağımızı bile bilmiyorduk. Hiçbir şey bilmediğimiz süreçten masaya iş getirebilecek aşamaya geldik. Çıraktık usta olduk." dedi.
Ülger, sektörde ilerlemek istediğini vurgulayarak, "Dışarıda ellerimizin yağlı olduğunu görenler sanayide çalıştığımızı düşünüyor. Üniversitede kuyumculuk ve takı tasarım eğitimi almak, sonrasında da kendi atölyemi açmak istiyorum." diye konuştu.
Yağmur Piliç de üretim ve tasarım yapmayı sevdiğini anlattı.
Çırak olarak girdikleri atölyede sorumlu olmalarının motivasyonlarını artırdığını dile getiren Piliç, "Altını sadece baktığımız kadarıyla biliyorduk ama şimdi usta olduk. Ojeli tırnaklarımla bu işi yaptığıma inanamıyorlar. Hedefim zamanı geldiğinde kendi atölyemi açmak." ifadesini kullandı.
Piliç, mesleği daha fazla kişinin öğrenmesi için bildiklerini atölyedeki çıraklara aktarmaya çalıştığını kaydetti.