ÇEVRE

Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Akkuş: Van Gölü havzası çok hassas bir noktada!

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, iklim değişikliğinin Van Gölü Havzası üzerindeki etkilerini WanHaber’e anlattı.

Abone Ol

Son yıllarda dünya genelinde yaşanan iklim değişikliğinin etkileri Türkiye’de de görülmeye başlandı.

İklim değişikliği konusunda Türkiye’nin kırılgan bir yapıya sahip olduğunu belirten Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, Van Gölü havzasının hassas bir noktada yer aldığına vurgu yaptı.

“GEÇMİŞTE NİCE BÜYÜK KURAKLIKLAR YAŞANMIŞ”

Geçmişten bu yana iklim değişikliğinin yarattığı tahribatların ağır sonuçlar doğurduğuna değinen Akkuş, “Anadolu tarihi uygarlıkların kurulduğu yer olarak geçiyor, yani Anadolu uygarlıkların beşiği olarak geçiyor. Bizim tarihi geçmişimiz aynı zamanda kuraklıkların tarihi. Geçmişe baktığımızda nice büyük kuraklıkların yaşandığını görüyoruz. 1843-1846’da Van’ın kuraklıktan dolayı tamamen boşaldığını görüyoruz” dedi.

“GÖZLER AKARSU VE GÖLLERE ÇEVRİLMİŞ DURUMDA”

Dr. Öğretim Üyesi Akkuş; “Günümüzde ise bu noktada bütün gözler Türkiye’deki akarsu ve göllere çevrilmiş durumda. Çünkü artık debisi düşen akarsular ve kuruyan göllerle karşı karşıyayız. Bu noktada Van Gölü havzası çok hassas bir noktada çünkü Van Gölü havzası kapalı bir havza. Yani dışardan havzaya hiçbir su girişi yok ve havzadan da dışarı hiçbir su çıkışı yok. Çok basit ve temel bir su bütçesi hesabımız var; girdiler ve çıktılar. Girdileri kar yağışı ve yağmur yağışı oluşturuyor, çıktıları ise buharlaşma oluşturuyor. Bu sebepten dolayı kar ve yağmur yağışının az, buharlaşmanın fazla olduğu dönemlerde Van Gölü’nde suyun çekildiğini, akarsu debilerinin düştüğünü görüyoruz. Tersi durumda ise Van Gölü’nün seviyesinin yükseldiğini görüyoruz.” ifadelerini kullanarak durumu açıkladı.

“SÖZ KONUSU VAN GÖLÜ HAVZASI OLDUĞUNDA…”

Van Gölü’nün kapalı havza olmasına dikkat çeken Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, “Özellikle 2020-2023 yılları arasında çok ciddi bir su sıkıntısı yaşadık, çünkü kış aylarında havzaya düşen kar ve yağmur yağışı miktarı çok çok düşüktü. Kış aylarında havzaya düşen kar yağışı az olduğu zaman yaz aylarına geldiğimizde, maalesef akarsuların debilerinin düştüğünü görüyoruz. Akarsular ülkemizin her yerinde önemli fakat söz konusu Van Gölü havzası olduğunda bu önem yüz kat daha artıyor. Van Gölü’ne dökülen akarsular, akarsu olmanın çok çok ötesinde anlamlar taşıyor.” şeklinde konuştu.

Van Gölü’nde yaşayan tek balık türü olan İnci Kefalleri için de parantez açan Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, “Artık iklimlerin değişmesine bağlı olarak mevsimlerin yerleri değişti. Yani, biz artık kış ayına geç yaz ayına erken giriyoruz. Fazla değil 50-60 sene öncesine gittiğimizde, ekim-kasım aylarında kar yağışının başladığını dinlerken, günümüzde kar yağışı için ocak ayını bekliyoruz ve mayıs ayına geldiğimizde sımsıcak adeta yaz havası bizi karşılıyor. Dolayısıyla eğer Van Gölü’ndeki İnci Kefallerinin yüzbinlerce yıllık varlığının devam etmesini istiyorsak, suyumuzu en efektif bir şekilde nasıl kullanırız sorusunu cevaplamamız lazım.” diyerek konu hakkında bilgi verdi.