Acilen tedbirler alınarak boğulma vakalarına son verilmesi gerektiğine dikkat çekerek “Bir önerimiz var!” diyen Vangölü Aktivistleri, çözüm önerisi açıklamasında bulundu.
Söz konusu açıklamada, “Çarpanak bölgesinde her yıl yaşanan boğulma vakalarında yeterli tedbirlerin alınmaması nedeniyle birçok canımızı yitirdik. Bu yıl Van Gölü’ndeki birçok boğulma vakalarının gerçekleştiği Çarpanak Bölgesinde; Valilik, Kaymakamlık ve Belediyelerin öncelikle ‘Yasak Bölge’, ‘Boyunuzu Geçebilir’, ‘Çeken Akıntı’, ‘Yüzme Bilmeden Denize Girmek Tehlikelidir’ gibi uyarıcı ibareler içeren tabela sayılarını arttırmalı ve vatandaşa halkın yoğun olarak denize girdiği yerlerde bilgilendirme broşürlerinin dağıtılması gerekiyor” denildi.
“İVEDİLİKLE PROJELER UYGULANMALI”
Bununla birlikte idarelerin ivedilikle projeler uygulayarak hem bölgenin korunması hem de ihmalleri önleyecek proje ve tedbirleri oluşturmaları gerektiğine işaret edilen açıklamada; “3621 sayılı Kıyı Kanununda kıyıların, Devletin hüküm ve tasarrufu altında, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açık olduğu belirtilmekte olup, kıyı sınırı olan 100 metre uzunluk içerisinde plaj, millet bahçesi, dinlenme ve seyirlik alan vb her türlü kamu yararı gören tesisin kurulabileceği belirtilmektedir. 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesi ise Düzenleme Ortaklık Payı(DOP) kapsamında vatandaşın yararına olmak koşuluyla arazilerin yüzde 45’ini kamu yararı için ücretsiz kullanabileceğini belirtmektedir. Kanun, bu arazilerin ücretsiz olarak belediyelerin hizmet ve kültürel tesis alanı, rekreasyon alanı vb her türlü kamu hizmeti için değerlendirilebileceğini vurguluyor” diy kaydedildi.
ÖNERİ
Vangölü Aktivistleri, bir de öneri getirerek, şu ifadelere yer verdi; “Vangölü Aktivistleri olarak ilimizin en güzel alanlarından biri olan Çarpanak Yarım Adasının ilgili kanunlar dahilinde Badem Ağaçları ve Aromatik Bitkilerle Süs Bahçelerine dönüştürülmesini, sahillerin vatandaşlarımıza dinlenme ve seyirlik alan olarak kazandırılmasını öneriyoruz. Van Büyükşehir Belediyesi ve Tuşba Belediyesince var olan alanın DOP kapsamında yeniden düzenlenmesini, gerekirse hazine ve devlet arazileriyle trampa yapılmak üzere daha fazla alanın dahi DOP alanına ilave edilerek bu problemin kökten çözülmesini tavsiye ediyoruz.”
